İlan ve Reklam Vergisinde Beyanname Verirken Dikkat


İlan ve Reklam Vergisinde Beyanname Verirken Dikkat

Endüstriyel reklamcılık sektörünü yakından ilgilendiren düzenlemeler arasında ilan ve reklam vergisi yer alıyor. Zira sektör olarak imal ettiğimiz ürünlerin birçoğu bu verginin konusuna giriyor. Levha ve totem gibi sabit ilanlar, motorlu taşıtların iç ve dış yüzeylerine konulan ilanlar, sokak ve bina cephelerinde uygulanan reklamlar, afişler, broşürler, kataloglar, hatta eşantiyonlar…

Dergimizin geçen sayılarında ilan ve reklam vergisi konusunu ele almış, uygulamada karşılaşılan iki soruna yanıt vermiştik: Vergiye esas alanın büyüklüğünün belirlenmesi ve endüstriyel reklamcıların vergi mükellefi olup olmadığı. Derneğimize ulaşan şikayetlerden ele alınması gereken bir diğer konuyu tespit ettik: Vergilendirmeye esas süreler.

Daha önce yaptığımız gibi mevzuata kısaca bir göz attıktan sonra bu konuya ışık tutmaya çalışalım.

İlan ve Reklam Vergisini Kısaca Hatırlayalım

Yerel yönetimlerin sundukları hizmetleri süreklilik esasına göre yürütebilmesi için kendilerine ait gelir kaynakları olması gerekiyor. Ülkemizde bu amaca yönelik düzenlemelerin başında 2664 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu gelmekte. İlan ve reklam vergisi işte bu Kanun ile getirilen vergiler arasında.

Belediyelerin sınırları ile kendilerine bağlanan alanlar (mücavir alanlar) içinde yapılan ve Kanun’un 15’inci maddesinde sayılan ilan ve reklamlar bu verginin konusuna giriyor. Peki, hangileri bunlar? Vergi tarifesindeki tanımları bent bent aktaralım.

1. Dükkân, ticarî ve sınaî müessese ve serbest meslek erbabınca çeşitli yerlere asılan ve takılan her çeşit levha, yazı ve resim gibi tüm sabit ilân ve reklamlar

2. Motorlu taşıt araçlarının içine veya dışına konulan ilân ve reklamlar

3. Cadde, sokak ve yaya kaldırımların üzerine gerilen, binaların cephe ve yanlarına asılan bez veya sair maddeler vasıtasıyla yapılan geçici mahiyetteki ilân ve reklamlar

4. Işıklı veya projeksiyonlu ilân ve reklamlar

5. İlân ve reklam amacıyla dağıtılan broşür, katalog, duvar ve cep takvimleri, biblolar veya benzerleri

6. Mahiyeti ne olursa olsun yapıştırılacak çeşitli afişler ve benzerleri

Tabi bazı istisnalar da var. Örneğin gazetelerde çıkan reklamlar, ürün ambalajları, siyasal parti tanıtımı gibi belirli amaçlara yönelik ilanlar…

Beyanname Verirken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Şimdi gelelim yazımızın konusunu oluşturan Kanun hükümlerine. İlki 15’inci maddenin ikinci fıkrasının d) bendi. İzleyen şekilde (Atıfta bulunulan bentler yukarıda yer verdiklerimiz.): “d) Vergi tarifesinin 1, 2 ve 4 üncü bentlerinde belirtilen ilan ve reklamların süresi 6 aydan; 3 üncü bendinde belirtilen ilan ve reklamın süresi 1 haftadan az olursa vergi miktarının yarısı alınır. 6 ayı geçen süreler 1 yıl, hafta kesirleri de tam hafta sayılır.”

Diğerleri “Verginin tarhı ve ödenmesi” başlıklı 16’ncı maddeden. Birinci ve ikinci fıkranın birinci tümceleri, aşağıda yer verelim:

“Vergiye tabi ilan ve reklamlarda, ilan ve reklam işinin mükellefçe yapılması halinde ilan veya reklam işinin yapılmasından önce mükellef tarafından, ilan ve reklam işinin bu işi mutad meslek olarak ifa edenler tarafından yapılması halinde ilan ve reklam işini yapanlarca ilan veya reklamın yapıldığı ayı takip eden ayın 20 nci günü akşamına kadar verilecek beyanname üzerine, tarh ve tahakkuk ettirilir. (…) İlan ve Reklam Vergisi, beyanname verme süresi içinde ödenir.” 

Belediye Gelirleri Kanunu’nun hükümlerinden, vergi hukukuna ilişkin genel kuralları dikkate alarak, izleyen sonuçları çıkartabiliriz.

- Verginin konusunu ilan ve reklamlar oluşturmaktadır. İlan ve reklam verilen mecralar değil. Bir başka deyişle boş bir billboard (Türkçe karşılığı ile reklam panosu) ya da totem vergiye tabi değildir.

- İlan ve reklam vergisi mükellef, yani ilan veya reklamın sahibi tarafından yapılırsa önceden beyan edilir ve ödenir. Süreklilik arz eden bir ilan veya reklam varsa beyan ve ödeme tarihi her yıl Ocak ayıdır.

- İlan ve reklam vergisi mutad meslek sahibi, yani ilan veya reklam mecrası işleticisi tarafından yapılırsa sonradan beyan edilir ve ödenir. Örneğin ilgili belediyeden 100 tane reklam panosu kiralamış bir işletmenin yılın başında bu panolar için beyanname vermesi gerekmemektedir.

-  Anayasal açıdan tartışmalı olabilir, ancak vergi tarifesinin 1, 2 ve 4’üncü bendi kapsamına giren ilan ve reklamlar için ya yıllık (12 aylık) ya altı aylık olarak vergi alınmaktadır. Yani tarifeye göre altı ay eksi bir gün için altı ay, altı ay ve fazlası için 12 aylık vergi talep edilmektedir.

- Yılın başında ya da sonradan beyanname verdiniz ve 12 aylık vergi ödediniz. Ancak sonradan ilan ve reklama son verdiniz (Mesela tabelayı indirdiniz.). Ne olacak? Vergi Usul Kanunu çerçevesinde düzeltme dilekçesi vereceksiniz. Fazladan ödenmiş olan vergi ya borçlara mahsup edilecek ya da iade edilecek.

- Başka bir soru: Mecra kiralıyorsunuz, reklam panosuna reklam aldınız, beyanname verip vergisini ödediniz. Ancak sonradan sözleşme fesih oldu. Yeni reklam aldınız. Ne olacak? Yeni reklam için yeniden beyanname verilecek. Eski reklam fiilen sergilendiği süreye göre ya 12 aylık ya altı aylık olarak vergilendirilmiş olacak, yeni reklam ayrıca vergilendirilecek. Düzeltme uygulaması burada da geçerli. Ayrıca sözleşmenin feshine karşı taraf sebebiyet vermişse tazminat talebi de gündeme gelebilir.

Görüldüğü üzere konu ilk bakışta gözüktüğünden daha karmaşık, ancak farklı uygulamalara alan tanımayacak kadar açık. Gerek ilan ve reklam vergisi gerekse de sektörümüzü ilgilendiren diğer belediye uygulamalarını yeri geldikçe ele almaya devam edeceğiz köşemizde.

ARED Perspektif / Temmuz 2021